08.11.2018

HZ. PEYGAMBER’İ (S) ÖRNEK ALMAK

Yüce Mevlamız, “ Sen en yüce ahlak üzeresin.”[1] buyurarak, Peygamber Efendimizi (s) üstün ahlakıyla övmüştür. “Allah Rasûlünde sizler için en güzel örnekler vardır”[2]  ayetiyle de O’nun örnekliğini öne çıkarmıştır. Bizlerin de Hz. Peygamber’i (s) doğru anlama, örnek alma ve çevremize de faydalı olma görevi vardır.

 

İmam Gazali, “ Biz Rasulullah’ı (s) örnek almakla görevliyiz ” demektedir. Zira örnek almak, öğrenme, anlama ve ibret alma şeklinde bir faaliyettir. İnsanın hem kişiliğinde, hem ahlakında, hem de davranışlarında olumlu etki yapar.

 

Sevgili Peygamberimiz’in (s) bir çok konu hakkında ashabıyla istişare ettikten sonra çıkan sonuca göre hareket etmesi ve ashabının uyarısı üzerine bazen kendi görüşünden vazgeçip, makul olan öneriyi kabul etmesi, kendisinin örnek alınmasını istediğini gösterir. Konuyla ilgili iki örnek vermekte fayda görüyorum.

 

Bedir savaşında Rasulüllah (s) ordusunu bir yere yerleştirir. Ashabı Kiram, “Bu yerleşim düzeni ilahi bir emir gereği midir?” diye sorunca; Hz. Peygamber (s) kendi görüşü olduğunu söyler. Sahabeler, suyun olduğu tarafı tutmanın daha isabetli olduğunu söyleyince, Peygamber Efendimiz de ashabın görüşüne uyarak, ordunun yerini değiştirmiştir.

 

Hz. Peygamber (s) bir kadına, evlenme talebinde bulunan adamla evlenmesini teklif ettiğinde kadın: “ Eğer bu isteğiniz Peygamberliğin gereği ise evlenirim. Ama benim karar verme hakkım var ise, ben onunla evlenmek istemiyorum.” der. Bunun üzerine Rasulüllah (s): “ Karar senin, istemiyorsan evlenme.” cevabını vermiştir.

 

Hz. Peygamber’in (s) vahye dayalı her emri, yasağı ve tavsiyeleri bizim için çok önemlidir ve başımızın da tacıdır. Dinimizi doğru anlamak, güzel yaşamak ve etrafımıza faydalı olmak konularında, Peygamber Efendimizin rehberliğine bugün her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

 

Peygamber Efendimiz’in (s) kuvvetli sünnetlerinden bir kaçını hatırlayalım isterim. Rasulüllah (s) sevgi doluydu, ahlakı çok güzeldi, bilgiliydi, çalışkandı ve tertemizdi. Her zaman mütevazi, edep ve hayâ sahibiydi, çok da cömert idi. Nazik, şefkatli, merhametli, affedici ve sabırlıydı. Ailesiyle yakından ilgilenir, akrabalarını arar, komşulara değer verir, gençlere de güvenir ve sorumluluk yüklerdi. Hiçbir zaman şiddet uygulamamış ve şiddeti onaylamamıştır.

 

Sevgili Peygamberimiz’in (s) müekked ve gayri müekked sünnetleri yanında, zevaid sünnetleri de vardır. Bunlar, Rasulüllah’ın insan olması ve yaşadığı bölge sebebiyle yapmak durumunda olduğu işlerdir. Yemek yemesi, su içmesi, yürümesi, uyuması, giyinmesi, barınması vb. şeylerdir. Bunlara aynısıyla uymak mecburiyeti yoktur. Fakat bu gibi konularda da O’na benzemeye çalışmakta fayda vardır.

 

Hz. Peygamber (s) hayatın her alanıyla yakından ilgilenmiş, el atmadığı hiçbir konu bırakmamıştır. İşte bizler, Sevgili Peygamberimiz’i (s)  bu yönleriyle tanımalı, örnek almalı, kuvvetli sünnetlerini yaşamaya ve çevremize de örnek olmaya gayret etmeliyiz.

 

Sohbetimizi müjdeli bir hadis mealiyle bitirelim: “ Kim benim sünnetlerimi yaşar ve yaşatırsa, beni çok sevindirmiş olur. Beni sevindirenler de cennette yanıbaşımda olacaklarıdır.”[3]

 

 

 

Turgut AÇARİ

İl Müftüsü

 

[1]- Kalem Suresi, 4.

[2]- Ahzab Suresi, 21.

[3]- Ebu davud, Edeb, 1.